Kamuda 4/D Daimi İşçi Kadrosu 1 Yaşında

Kamuda 4/D Daimi İşçi Kadrosu 1 Yaşında

Yıllarca kamu kurumlarında belirli bir kadroya bağlı olmadan çalışan işçi kardeşlerimizin 4 / D kadrosuna geçişlerinin bu gün 1. yılı.

Yıllarca kamu kurumlarında belirli bir kadroya bağlı olmadan çalışan işçi kardeşlerimizin 4 / D kadrosuna geçişlerinin bu gün 1. yılı. Bütün 4 / D kadrosunda çalışanların daha güzel sosyal, ekonomik ve özlük haklara kavuşarak nice yıllar çalışmalarını diliyoruz.

Yıllarca kamu kurumlarında hiçbir görev tanımı olmadan, iş akdlerinin yöneticilerin iki dudağı arasında olarak çalışan ve 2 Nisan 2018 yılında 4 / D kadrosuna geçen bütün arkadaşlarımıza, sıkıntılarının bittiği, özlük, ekonomik ve sosyal haklarının iyileştirildiği uzun çalışma yılları diliyoruz.

Ülkemizde taşeron sistemi ne yazık ki 1990 yılların başında başlamış ve adeta bir işçi sömürü aracı haline dönüşmüştür. Taşeron sistemde çalışan işçilerin çalıştıkları kuruma hizmet etmelerine rağmen o kurumda hiç bir hakları olmadığı gibi kurumla da gönül bağları dışında ne yazık ki hukuki ve fiili bir bağları bulunmuyordu. Aynı işi yapmalarına rağmen kurumların kadrolu çalışanları yanında ikinci sınıf vatandaş muamelesi gören taşeron çalışanlar bunca zorluk ve baskılara rağmen mücadelelerini sürdürmüş ve hak ettikleri kadrolarını eksikliklere rağmen almışlardır.

1999 yılında birçok sendika çalışma hayatında yokken sendikamız Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası, Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi’nde çalışan taşeron işçiler adına örgütlenmiş ve toplu iş sözleşmesi yapmıştır. İşçi hakları söz konusu olunca gyözünü budaktan esirgemeyen sendikamız şuan bile Sağlık ve Sosyal Hizmetler İş Kolunda bulunan işçiler adına yüzlerce dava açmış, onlarca kamuda bulunan üst düzey bürokratla görüşerek hakların verilmesi için mücadele etmektedir.

Tarih 24.12.2017 gösterdiği günlerde işçilerimiz ve bizim için bir kadro umudu doğmuştu. 696 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle bütün taşeron çalışanların 2 Nisan 2018 tarihinde 4/D kadrosuna alınacağı hükümet yetkililerince açıklanmıştı. Fakat 24 Aralıktan sonra günler geçtikçe açıklanan kadronun içinin boş olduğunu ne yazık ki hep birlikte gördük. Kamuda çalışan kimi taşeronlar kapsam dışı bırakıldı. Kimi ise 4/D kadrosuna geçmesine rağmen mevcut özlük, ekonomik ve sosyal haklarını da kaybettiler.

Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak yayınlanan 696 Sayılı KHK’nın eksiklikleri bulunduğunu bu haliyle yürürlüğe girerse iş barışını bozacağını her platformda dile getirdik.

İşçinin kırmızıçizgisi olan kıdem tazminatının kaldırılmasını gündeme getiren bazı konfederasyon yetkililerin oluşturduğu suni gündem karşısında işçi kardeşlerimiz, 2 Nisanda içi tamamen boşaltılmış, sadece adı konulmuş bir kadroya geçtiler. Bu kadroya geçende pişman geçmeyende. 4/D kadrosuna geçenler, çalıştığı kurumun kadrolu işçisinin yararlandığı hiçbir haktan yararlanamamaktadırlar. Çalıştıkları kurumun Toplu İş Sözleşmesinden yararlanamayan 4/D’ liler 2020’ ye kadar mahkum edildikleri yüzde 4 + 4 zammı ise enflasyon farkı alamadıkları için kaybettiler. Enflasyon farkı alamadıkları gibi çalışmaya başlamadan önce eğitim durumlarına göre yüklenici firmalarla yaptıkları sözleşmeyle de kadroya geçemediler. 4/D kadrosuna geçmeden önce asgari ücretin yüzde 10 ile yüzde 60 arasında eğitim durumlarına göre fazlasını alan çalışanlar kadroya geçmeleri neticesinde bu haklarını da kaybederek bir süre asgari ücrete mahkûm edildiler.

Bunlarda yetmiyormuş gibi çakılı kadro alan 4/D’ liler hiçbir durumda tayin hakları bulunmadığı için aileleri parçalandı. Bakıma muhtaç anne babalarına bakamaz oldular. İşverenler tarafından kadroları benimsenmeyen ve hala kurumun ikinci sınıf çalışanı gözüyle bakılan 4/D ‘li işçiye mobbing gün geçtikçe artmıştır.

Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak, kamuda çalışan bütün işçilerin bir kadrosu olması gerektiğine inanıyoruz. Kapsam dışı kalanlarında 696 Sayılı KHK’ya dahil edilerek kadroya alınmalarını hükümet yetkililerimizden bekliyoruz. Ayrıca içi tamamen boş olan 696 Sayılı KHK kapsamında oluşturulan 4/D kadrosunun da içinin doldurulmasını, bu KHK kapsamında çalışanların, çalıştıkları kurumun başta toplu iş sözleşmesi olmak üzere sunduğu sosyal, ekonomik ve özlük haklardan yararlanması gerektiğine inanıyoruz.

İnandığımız bu düşüncelerin hayata geçmesi için defalarca bürokrasinin kapısını çaldık. Cumhurbaşkanlığımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a Sağlık Bakanlığına, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına işçilerimizin yaşadıkları mağduriyetleri anlatan mektuplar yazdık. Kendilerinden yaşanan bu sıkıntıların giderilmesi için yardım talebinde bulunduk. 696 Sayılı KHK ile kadroya geçenlerin 31.10.2020 tarihine kadar yürürlükte olan Toplu İş Sözleşmesinden yararlandırılmalarını talep ettik.

Bunca çabamıza ve beklentimize karşılık bulamadığımız son noktada Sağlık Bakanlığı, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve üniversite hastanelerinde çalışan 4/D’li çalışanların haklarının tamamının verilmesi için Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak davalar açtık. Hukuki bütün yollara başvurduk. İnandığımız yolda yürümekten bir an olsun tereddüt etmedik. Hukuki ve bürokratik savaşımızı işçilerimizin haklarını alıncaya kadar sürdüreceğiz.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’ nun (TÜRK-İŞ) 2019 – 2020 yılları arasında yetkili konfederasyon olarak Toplu İş Sözleşmesi yapacağı herkes tarafından malumdur. Türk-İş’in oluşturduğu Toplu İş Sözleşmesi Kamu Koordinasyon Kurulunda Genel Başkanımız Hakan Toy da Sendikamız adına Sağlık ve Sosyal Hizmetler İş kolu çalışanlarını temsil etmektedir. Bunun doğrultusunda sendika olarak oluşturduğumuz talepler içerisinde Yapılacak olan Toplu İş Sözleşmesi taslağında 696 Sayılı KHK kapsamında kadroya geçen 4/D’ li işçilerimizin de Toplu İş Sözleşmesine dahil olmasını taslağın içerisinde talep ettik. Her ortamda ve her platformda işçinin emeğinden ve alın terinden yana olan bir sendika olarak çalışanımızın mağduriyetinin giderilmesi için mücadelemizi aksatmadan devam ettireceğiz. 

4/D kadrosunu verilmesinin üzerinden bu gün itibariyle tam 1 yıl geçmiş ve işçilerimizin mağduriyetleri günbegün artmış, aldıkları kadronun kendilerini aldatmak için verildiği kanaati oluşmaya başlamıştır.

Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak geçen 1 yıl içerisinde 4/D’li işçi kardeşlerimizin sesi olduk. Onların sıkıntılarını, taleplerini hem bürokratik yollardan, hem de hukuki yollardan çözmek için mücadele ettik. Toplu İş sözleşmesinden yararlanmaları için her platformda 4/D’ lilerin sesi olduk. Sendika olarak 4/D’liler sosyal, özlük ve ekonomik haklarının tamamını alıncaya kadar yılmadan durmadan, dinlenmeden mücadeleye devam edeceğiz.

 

                                                                                                                         Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası

                                                                                                                                    Yönetim Kurulu