Bu Bayram İnsanlığın Hastalıklardan Kurtuluşuna, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Arasındaki Ayrımın Son Bulmasına Vesile Olsun

Bu Bayram İnsanlığın Hastalıklardan Kurtuluşuna, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Arasındaki Ayrımın Son Bulmasına Vesile Olsun

Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennemden kurtuluşun müjdelendiği kutlu bir ay olan Ramazan ayına koronavirüs nedeniyle buruk başlasak da; sıkıntılarımızın son bulduğu bir bayram coşkusunu yaşamak temennisiyle başta dini ve milli bayramlarda bile insanlığa hizmet için özveriyle görev yapan kahraman Sağlık ve Sosyal Hizmetler İş Kolu çalışanlarının ve tüm Müslümanların Ramazan Bayramı’ nı tebrik ederiz.

İbadet, dayanma, direnme, günahlardan arınma ve yardımlaşma ile geçen Ramazan ayı, bayramla taçlandı. Bu bayramı diğer bayramlardan farklı yaşayacak olsak da, ruhumuzda barındırdığımız kardeşlik ikliminin ülkemize ve İslâm coğrafyasına yayılmasını, bu güzel günlerin, acı ve sıkıntıların son bulacağı gerçek bayramlar özlemi ve duasıyla her türlü hayra vesile olmasını diliyoruz.

Dünyamızın içinde bulunduğu Covid-19 pandemisi nedeniyle hafızalarımızda yer alan bayram coşkusunu, sevdiklerimizin yanında olma huzurunu bu bayram yaşayamasak da aynı kıblegâha değen alnımız dayanışmanın, paylaşmanın, kardeşliğin ve birlikteliğin hâkim olduğu bir pencereden bizi yoksun bırakmayacak. Mevla’ya acılan ellerimizle gönülden yakarışlarımızda ve dualarda buluşacağız.

Bayram, İslâm barışının, yaygın iyilik ve kardeşlik duygularıyla hayatı etkilediği sevinç günleridir. Sevgi, saygı, muhabbet ve dayanışmanın esas olduğu bugünlerde, dargınlığa, kırgınlığa, öfkeye, husumete yer yoktur. Bu inanmanın, kul olmanın ruhumuza yayılan, oradan çevremize taşan serinliği, selâmetidir. İyiliğin, güzelliğin yaşanarak egemen olduğu böyle bir dünyaya, sadece bizim değil, bütün insanlığın ihtiyacı vardır.

Bir ay boyunca her türlü kötülüğün, saptırmanın, kışkırtmanın, zaafın sınanmasından geçen Müslümanlar, kardeşliği, dostluğu, barışı, hoşgörüyü tüm bireysel, toplumsal boyut ve etkileriyle yaşanır kılmıştır.

Bütün olumsuz şartlara rağmen bayram, eksilmeyen, hep taze, diri kalan umutla, yarının daha iyi olacağı coşkusunu çoğaltarak yaşamak, yaygınlaştırmaktır. Bugün Suriye’den Filistin’e, Doğu Türkistan’dan Arakan’ a, Libya’dan Yemen’e kadar ümmet coğrafyasının, emperyalistlerin talan, yıkım ve katliamları ile perişan olmasına rağmen, Müslümanlar, imanlarının gereği olarak sabırla ve ısrarla hayata tutunmaktadır.

Her şeye rağmen canlı kalan varoluş iradesi, hiçbir olumsuzluğun yenemediği iman seviyesi muhafaza edildiği sürece, her durumda bayramlar bir umuttur. Çünkü bayramlar, nefsimizden başlayan arınma ve direnme iradesinin gerçek anlamda zafer coşkusudur. Bu bayram, sembolik olarak bir ay, anlayış ve hayat tarzına dönüşmesi itibarıyla bir ömür, Rabbimizin rızası doğrultusunda nefsanî ve maddi birçok şeyden vazgeçebilenlerin hakkı, mükâfatıdır. Müslümanlar, külfetini çektikleri bir hayatın ülfeti ile ödüllendirilmişlerdir. Şeytanın tüm saldırılarına olgun ve onurluca göğüs gerenler, gerçek zaferi, yani gerçek bayramı hak edenlerdir.

Ülkemizde ve bütün İslâm coğrafyasında, süreklilik arz etmesi gereken bir dayanışmaya duyulan ihtiyacın, olmak veya olmamak meselesine dönüştüğü bugünlerde, daha aydınlık bir gelecek umarak girdiğimiz Ramazan Bayramı’nın aile ve akrabalık bağlarımızın pekişmesine, komşuluk bağlarımızın güçlenmesine, toplumsal olarak ilişkilerimizin tahkim edilmesine; İslam âleminde barışa ve huzura vesile olmasını; coğrafyamızın dört bir yanındaki savaş ve çatışmaları sonlandırma ve esaret altındaki Müslümanların özgürleşmesi fırsatına dönüşmesini diliyor; milletimizin ve bütün Müslümanların bayramını tebrik ediyoruz.

Son olarak Dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan Covid-19 pandemi süresince, sevdiklerinden, evlatlarından uzakta kalarak insanlığa hizmet aşkıyla görev yapan kahraman Sağlık ve Sosyal Hizmetler çalışanlarının tümünü bu mübarek günler vesilesiyle bir kez daha yâd edip, özverili çalışmalarından dolayı tebrik ediyoruz.

Avrupa’da, Amerika’da kendi canlarını düşünerek, görev yerlerindeki hastaları, bakıma muhtaç insanları ölüme terk ederek evlerinde karantinaya giren çalışanların aksine ülkemizdeki fedakâr Sağlık ve Sosyal Hizmetler İş Kolu Çalışanları hala devam eden süreçte uğradıkları haksızlıklara, ayrıma rağmen, yaşadıkları kırgınlıklara rağmen görevlerinin başındalar. Bir Babanın evlatları arasında, bir yöneticinin çalışanları arasında yaptığı ayrımın verdiği acıyı kalplerinin en derinliklerinde yaşayan işçi kardeşlerimiz vatana ve millete olan bağlılıklarının gereği olarak fedakarca çalışmaya devam ediyorlar.  Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası olarak bu fedakar işçilerimizin arasındaki ayrıma son verilerek, bütün Sağlık ve Sosyal Hizmetler İş Kolunda çalışan herkesin, ekonomik, sosyal ve özlük haklarının eşitlenmesini talep ediyoruz.

Büyük TÜRK – İŞ ve Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası ailesi olarak, yüce Allah’tan tutulan oruçların, yapılan ibadetlerin, okunan Kur’an’ların, verilen fitre ve zekâtların kabulünü; bayramın İslam âleminde barış, huzur ve refaha vesile olmasını diliyor, bütün teşkilatlarımızın, milletimizin ve ümmetin Ramazan Bayramını tebrik ediyoruz.